Sualtında Bir Urartu Kalesi

Önceleri adı sadece halk söylencelerinde geçen, Van Gölü’ne battığı rivayet edilen gizemli bir kale, 2017 yılında göl sularının altında keşfedildi. Efsane, artık gerçek.

08.07.2022

Van Gölü, Türkiye’nin doğusunda, tıpkı Hazar, Baykal ya da Superior gölleri gibi, çevre halkın “deniz” olarak adlandırdığı bir kapalı havza gölü. Yaklaşık 800 bin yıl önce, Nemrut volkanının patlamasıyla açılan kraterde oluşan bu volkanik set gölü, çok sayıda koyu, ortasında adaları ve elbette büyüklüğüyle, gerçekten denizi andırıyor. Dağlarla çevrili Van Gölü, denizden 1646 metre yüksekte, yaklaşık 3 bin 700 km²'lik bir alanı kaplıyor. Van Gölü’nün en derin yeri 451 metre. Türkiye’nin en büyük gölü, aynı zamanda dünyadaki en büyük sodalı göl. Bu nedenle göl çevresinde kimse “Göle gittim,” demiyor. Burada herkes “denize” gidiyor.

Biz yine de bilime sadık kalalım. Bitlis’in Adilcevaz ilçesinden, Van “Gölü”ne dalalım. Çünkü bizi orada bir tarih tanığı bekliyor.

Urartu Mirası

Adilcevaz Limanı’nın birkaç metre açığında, şnorkelle dahi görülebilecek bu tarihi hazine, bir Urartu Kalesi. Peki kale, gölün içinde ne arıyor? 

Yüzyıllar önce, Van Gölü’nde su seviyesi çok daha aşağılardaymış. Sular yükselince, kesme taştan yapılmış kale duvarlarını, burçları ve surları, Van Gölü’nün suları yutmuş. Kalıntılar, 5 metreden başlayıp 20 metrede zemine oturuyor. Kesme taştan yapılmış surlar, 1 kilometrekarelik bir alana yayılmış. 

Batık kale, tam 3 bin yaşında! Göl, onu asırlarca sır gibi saklamış. Bu sayede, karada olsa belki bugüne ulaşamayacak yapı, adeta bir zaman kapsülündeymiş gibi korunmuş. Dünyada bu kadar eski ve bozulmamış bir kaleyi belki başka yerde görürsünüz ama başka yerde ona “dalmanız” imkansız. Bunca zaman sular altında saklı kalması, kalenin hem şansı hem de şanssızlığı. 

Zamana Karşı Sodalı Su Formülü

3 bin yıllık bir yapının bugüne, bu kadar bozulmamış halde ulaşmasını, sualtında olmasına borçluyuz. Su, taş ya da farklı yapı malzemeleri üzerinde aşırdırıcı etki yapsa da Van Gölü’nün suları, bildiğiniz deniz ya da göl sularına hiç benzemiyor.

Van Gölü’nün suları, sodalı. Bu tip suların koruyucu özelliğinin yanında, sodalı gölde hiç canlı yaşamı da olmadığından, bozulma yok denecek kadar az. Kesme taşlar üzerine kabartma tekniğiyle yapılmış 3 bin yaşındaki motifler bile olduğu gibi duruyor. Sanki bu bloklar, Urartulu taş ustasının atölyesinden yeni çıkmış da, kalenin burcuna yerleştirilmeyi bekliyor. 

Doğal bir sualtı arkeoparkında, Urartıların inşa ettiği duvarlara, yani zamana dokunmak için yapacağınız tek şey, Van Gölü’nü ziyaret etmek. 

Taşın ölümsüzlüğünü yaşam alanınıza katmak içinse, artık yapmanız gerekeni biliyorsunuz:  Katalogumuza göz atın, yeter! 

https://www.stonewrap.com/urunler